Gioacchino Antonio Rossini, 1792 yılında İtalya‘nın Pesaro şehrinde doğmuş opera bestecisidir. Müzikte “Kreşendo” olarak bilinen ve seslerin kuvvetini aşamalı olarak artırmak gerektiğini gösteren müzik terimi, Rossini‘nin lakabı olmuş ve kendisi “Mösyö Kreşendo” olarak anılmıştır.
İlk bestesine 12 yaşında başlamış ve ilk operasını 18 yaşında yapmıştır. Bir seferinde resmi görevlilere itaatsizlik nedeniyle, diğerinde Otello adlı eseri bestelemesi sürecinde Barbaja sarayında Domenico Barbaja tarafından mahkûm edilmiştir.
Rossini‘nin müzik kariyerinin erken dönemlerinde benimsediği ve üvertürlerde, aryalarda, yapılarda ve korolarda “Rossini Kodu” (The Rossini Code) olarak adlandırılan sistemi kullanarak, daha güçlü karakterizasyon ve daha hızlı eylem gerektiren hikayelerle, müziğe saldırı, gürültü ve hız kazandırmıştır.
1830 yıllarında Fransa Kralı X.Charles‘ın da bestecisi olarak çalışan Gioacchino Antonio Rossini 18–37 yaşları arasında 39 opera eseri bestelemiş ve 37 yaşındayken beste yapmayı bırakmıştır.
Bu süreçte, Sevil Berberi, Evlilik Senedi, William Tell Overture, Otello, Cezayir’de İtalyan Kız, Giyom Tell, Külkedisi Operası, II. Mehmet gibi pek çok önemli esere imza atmıştır.
Gastronomiye yoğun ilgisi olan Rossini, besteciliği bıraktıktan sonra bu alana yönelmiş, yıllarını kimi zaman yeni yemekleri tadarak, kimi zaman yeni tadlar için denemeler yaparak özel tarifler oluşturmuştur.
Dünyaca ünlü şeflerin Rossini‘ye ithaf ettiği, aralarında kokteyl ve tatlıların olduğu pek çok yemek tarifi vardır (Tournedos alla Rossini, Macaroni Soup alla Rossini, Veloute Rossini, Risotto alla Rossini vb.). Hatta Rossini’nin yaşlılığında yaptığı bazı küçük piano eserlerine kornişon, badem, kuru incir, ceviz gibi isimler verdiği bilinir.
Yaşamı boyunca iki kez evlenen Rossini‘nin ilk eşi opera şarkıcısı olan “Isabella Angela Colbran“, ikinci eşi ise “Olympe Pélissier“dir. Olympe Pélissier, ressam Horace Vernet ile sevgili olduğu yıllarda Vernet O’nu ünlü “Judith and Holofernes” adlı eserinde “Judith” olarak resmetmiştir.
Hayatının son yıllarını Olympe ile geçiren Rossini, 1868 yılında kolorektal kanser nedeni ile hayatını kaybetmiştir. Paris’te dört binden fazla kişinin katıldığı cenaze töreninden sonra Père Lachaise Mezarlığı‘na defnedilmiştir. Daha sonra naaşı, 1887 yılında doğduğu ülke olan İtalya’ya, Floransa‘daki Santa Croce kilisesine taşınmıştır.
Rossini‘nin doğduğu şehir olan Pesaro‘da “Il Conservatorio statale di musica Gioachino Rossini” adı verilen konservatuvar 1882‘de 67 öğrenci ile açılmıştır.
Günümüzde hâlen şarkı, enstrümantal performans, kompozisyon, müzikoloji, koro şefliği, caz ve elektronik müzik alanlarında lisans ve yüksek lisans eğitimi vermektedir. Okul ayrıca müzik öğretmenleri de yetiştirmektedir.
Almış Olduğu Madalyalar
Gioacchino Antonio Rossini, Prusya Krallığı tarafından verilen “Pour le Merite Madalyası”, Meksika İmparatorluğu tarafından verilen “Ordine Imperiale di Nostra Signora di Guadalupe Madalyası”, Fransa tarafından verilen “Legion d’onore Nişanı” ve Osmanlı İmparatorluğu tarafından verilen “Mecidiye Nişanına” sahiptir.
Gioacchino Antonio Rossini ve Osmanlı
Fatih Sultan Mehmet ile Anna‘nın aşkını anlatan “II.Mehmet” ve “İtalya’da bir Türk“adlı opera eserleri ile de tanınan Rossini, Sultan Abdülmecit‘e 1853 yılında iki marş bestelemiş ve bunun karşılığında Abdülmecit tarafından Mecidiye Nişanı ile ödüllendirilmiştir.
Bu nişana ilişkin Osmanlı arşivindeki kayıt ise şöyledir:
“Büyük Toskana Devleti’nin sanatkâr vatandaşlarından Kvalyör Rossini sevenleri çok olsun hünerli ve mûteber bir kimse olduğuna binâen adı geçen Rossini’ye verdiğim değerin bir ifadesi olarak kendi adıma çıkarılmış olan Mecidiye Nişanı’nın dördüncü rütbesinden bir tanesinin ona verilmiş olduğunu belirten bu tuğralı Padişah beratı kaleme alınmış bulunmaktadır. Temmuzun ilk günleri, 1853.”
0 yorum